Türkiye ile Suriye’nin yakınlaşması terör örgütü PKK-PYD’yi panikletti. Salih Müslim, MİT ile Suriye zımnî servisi El Muhaberat ortasında Adana Mutabakatının güncellenmesinin milletlerarası hukuka alışılmamış olduğunu savundu. Suriye’de iç savaş öncesi yürürlükte olan Adana mutabakatıyla bu ülkede yakalanan Türkiye asıllı teröristler anında hududa getirilerek Türkiye’ye iade ediliyordu.
Suriye ve ile Türkiye ortasındaki buzların eritilmesine yönelik gayretler ve iki ülke ortasındaki ilgilerin düzeltilmesiyle ilgili gelişmeler terör örgütünü panikletti.
PKK’nın Suriye ayağını oluşturan PYD’nin kelamda Eş Genel Lideri Salih Müslim, Adana mutabakatının yine güncellenerek hayata geçirilmesinin Kürtlere ve Suriye halkına ziyan vereceğini ileri sürdü.
“TÜRKİYE BAZEN BAŞINA İYİSİ YAPAR”
İki tarafın muahedesiyle memleketler arası hukukun çiğneneceğini belirten terörist elebaşı Müslim, “Bundan sonraki süreç diğer tarafa evrilecektir. 19 Temmuz’da Tahran’daki doruğun akabinde Türkiye’nin taarruzları ivme kazandı. Bu da bir muahedenin olduğunu gösteriyor. Türkiye’nin planladığı Tel Rifat ve Münbiç üzere bölgede birçok güç var. İran da, Ruslar da, öbürleri de var. Suriye rejimi vardır. Bu nedenle çok tehlikeli bir şeydir. Onun için yeşil ışık yakmadılar. ‘Sadece eski usulle devam edebilirsiniz. YPG’yi SİHA ve toplarla, tanklarla vurabilirsiniz’ dediler. Türkiye için yeşil ışık, kırmızı ışık falan fark etmez, bazen başına iyisi yapar. Bu türlü bir şey yaparsa da çok tehlikeli olur. Bu türlü bir hücum olursa kendimizi savunacağız” dedi.
“MUHABERATLA MİT DAİMA GÖRÜŞÜYOR”
Türkiye-Suriye yakınlaşmasından rahatsızlık duyan terör örgütü elebaşı, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Erdoğan kalkıp Suriye idaresini ikna edebilecek mi? Bir itimat havası yaratabilecek mi? Bu çok güç. Suriye idaresi de o kadar aptal değil ki çabucak kalkıp her şeye sarılsın. 10 ay evvel o denli ayaküstü bir görüşme denildi lakin ayaküstü bir görüşme değil, Oturup konuşmuşlar. Sorun orada da değil. Suriye rejim istihbaratının Moskova’da birçok yerde MİT’le görüştüğünü biliyoruz.
İdlib sıkıntısı Kürt probleminden daha karışık. Oradaki Heyet Tahrir El Şam olsun, Cephet El Nusra olsun, öteki radikal kümeler olsun, bunları esasen kimse kabul etmiyor. Pekala, buna nasıl deva bulacaksınız? Adana Mutabakatı resmi bir muahede değildir. İkincisi, istihbarat örgütünün ortasında sen 5 kilometreye kadar bilmem kaç gün evvelce haber vererek içeriye girebilir ve sonra geri çekilirsin.
Bu mutabakatın yenilenmesi ve güncellenmesi değil, ortadan kaldırılması gerekir. Adana Mutabakatı dedikleri, iki istihbarat ortasındaki mutabakattır. Milletlerarası bir manası yok. Artık, tekrar güncellenmesi tartışmaları burada yapılan hücumlara kılıf uydurmadır. 30 kilometrelik alan dedikleri yer, bütün Kürt bölgesidir. İşgal planlarıyla bunu legalleştirmek istiyorlar. Bunu kimse kabul etmez. Suriye rejiminin kabul etmesi mümkün değildir.”
MUTABAKAT VARKEN MÜSLİM BİLE LÜBNANDA SIĞINMACIYDI
Suriye’de iç savaş öncesinde yürürlükte olan Adana mutabakatı iki ülkenin karşılıklı hatalıların iadesine dair karşılıklı imza altına aldığı bir protokoldü. Türkiye rejimi bilgilendirip hudut çizgisinde operasyon yapabiliyor, 5 kilometre içeri girebiliyordu.
Aynı formda Esad güçleri, Suriye hudutlarında PKK faaliyetlerini tümden yasakladığı için yakalanan Suriyeli teröristler idamla yargılanırken, T.C asıllı olanlar Türkiye’ye iade ediliyordu. Terörist elebaşı Salih Müslim ile iç savaş öncesinde hakkında idam kararı çıkarıldığı için sığınmacı olarak Lübnan’da yaşıyordu.