Kahramanmanraş’ta yabancı asıllı ‘El Abbud’ isimli bebek, beyninin yarısı kafatasının dışarısında dünyaya geldi. Özel bir hastaneye getirilen bebek 11 günlükken burada ameliyata alındı. Bebeğin ameliyatını gerçekleştiren Beyin Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. İdris Altun, “Ameliyat yaklaşık bir saat on dakika civarında sürdü ve bir sorun çıkmadı. Hastamız şu an küvezde ve rastgele bir kahrı yok. El, ayak ve göz hareketleri de pek sağlıklı, takipteyiz“ diyerek bebeğin sıhhat durumuyla ilgili açıklama yaptı.
‘FOLİK ASİT EKSİKLİĞİ VE AKRABA EVLİLİĞİ SEBEP OLUYOR’
Bu durumun daha çok Kahramanmaraş, Hatay ve Urfa bölgesinde folik asit eksikliğinden ötürü yaşandığını söyleyen Doç. Dr. Altun, “Folik asit eksikliği kaynaklı omurga açıklığı olaylarına daha sık rastlıyoruz. Bu bebeğimizde görülen durum ekseriyetle pek ömürle bağdaşmıyor lakin yaşayabilecek hastalara gerekli müdahaleyi yaparak hayata tutunmalarını sağlıyoruz” sözlerini kullandı.
Altun, bu tıp olayların folik asit eksikliği, gebelik sürecinde kâfi beslenmeme dışında bir sebebinin de akraba evlilikleri olduğunu söyledi. Bu durumun çok nadiren anne karnında tespit edilemeyeceğini belirten Doç. Dr. Altun, “Bazı durumlarda annenin gebeliğinin sonlandırılması tavsiye edilebiliyor. Lakin bu çoklukla hamilelik esnasında anne ve çocuk için riskli bir durum olduğunda kelam konusu oluyor. Şayet aile kabul etmezse risk olsa da biz gerekli müdahaleleri yapabiliyoruz” diye konuştu.
ANNE KARNINDA YAPILABİLİYOR FAKAT…
El Abbud isimli bebeğin ameliyatının çok riskli olduğunu ve beynin ana damarlarını etkileyebileceğini belirten Altun, “Beynin ana damarları ziyan gördüğünde ölümcül risk oluşturabiliyor” dedi. Ameliyatın anne karnında yapılabilen bir ameliyat olduğunu lakin ana damarların anne karnında tespit edilmesi güç olduğu için doğum sonrası yapmayı tercih ettiklerini de ekledi.
Doç. Dr. Altun kendilerinin çok sık rastladığı hadiseler olması sebebiyle ameliyatını rahatlıkla yapabildiklerini fakat 11 günlük bebekte görülen bu rahatsızlığa dünya genelinde çok sık rastlanmadığını söyledi. İdris Altun bebeği ileride bekleyen riskleri ise, “Çocuk ellerini ve ayaklarını denetim edemeyebilir ve görmeyle ilgili ezalar çekebilir” diyerek sıraladı. Lakin bebeğin şu an bu türlü bir sorunla karşı karşıya olmadığınının altını çizen Doç. Dr. Altun, “Buradaki en büyük etken anne karnında çocuğun gelişimi. Çocuğun işlevsel beyni, zeka gelişimi ve zeka yapısı anne karnındaki sağlıklı dokularla yanlışsız orantılı. Çocuğun sıhhati büsbütün anne karnındaki sıhhat ve genetik faktörle ilgili” bilgisini paylaştı.
‘BEBEĞİN ZEKA VE OMURİLİK GELİŞİMİ İÇİN ÇOK ÖNEMLİ’
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Nazlı Korkmaz da buna misal olayların yaşanmaması için her bayanın gebelik danışmanlığı alması gerektiğini ve şayet her şey yolundaysa üç ay öncesinden folik asit kullanmaya başlamalarını önerdi. Korkmaz kelamlarına, şöyle devam etti:
“Çünkü folik asit bedenin ürettiği bir vitamin değil. Hamilenin nasıl vitamin eksikliği oluyorsa folik asite de gereksinimi oluyor. Bu sebeple üç ay öncesinden başlayıp gebedeki eksikliği gideriyoruz. Hamile kaldıktan sonra 12’nci haftaya kadar folik asite devam ediyoruz. Yeni hücre oluşumu ve bebeğin sağlıklı gelişimi için, bebeğin zekasının olağan ve üstünde yeterli olması için folik asit epey kıymetli.”
“Miyelin kılıf dediğimiz beyin ve beyni tamamlayıcı omurulik kanalının düzgün gelişebilmesi için folik asit çok önemli” diyen Nazlı Korkmaz, folik asiti eksikliği kelam konusu olduğunda El Abbud isimli bebekteki üzere olayların görüldüğünün altını çizdi. Korkmaz, omurganın çabucak altında miyelin kılıfı olduğunu ve oradan hudut çizgilerinin geçtiğini fakat folik asit eksiliğinden ötürü kimi bebeklerde miyelin kılıfının kapanmadığına dikkat çekti. Bu sebeple bu bebeklerde doğumdan sonra ameliyat gerektiğini söyleyen Korkmaz, “Sinir doku gelişmediği için bu çocuklar yürüyemeyebiliyorlar, altlarına kaçırabiliyorlar. Omurga açıklığı üzere hastalıklar meydana gelebiliyor” diye konuştu.
‘DOĞRU BESLENEREK DE ALINABİLİR’
Folik asitin yalnızca tabip desteğiyle değil, beslenme yoluyla da alınabileceğini değinen Op. Dr. Korkmaz, folik asitin bol olduğu yiyecekleri şöyle sıraladı:
“Brokoli, brüksel salatası velhasıl yeşil yapraklı sebzelerin birçoklarında folik asit ziyadesiyle mevcut. Dana karaciğerinde, pancar gibisi sebzelerde ve baklagillerde de çok fazla bulunuyor. Ben hamilelere çoklukla elinizin altından fındık, fıstık ve cevizi eksik etmeyin derim. Cevizin içinde de folik asit ziyadesiyle mevcut ve beyne çok yararlı.”
Bu cins anomalilere şuurlu bir gebelikte rastlanmasının çok düşük bir ihtimal olduğunu söyleyen Dr. Nazlı Korkmaz, “Çünkü bireyler şuurlu oluyor ve beslenmelerine dikkat edip daha evvelce vitamin ve takviye vitaminlerini aldığı için daha az bu durumlarla karşılaşıyorlar. Lakin sosyo-ekonomik seviyesi düşük etraflarda hamile takipsiz kalıyor, şuurlu bir halde hamile kalmamış oluyor ya da ekonomik seviyesi düzgün bir beslenmeye elvermiyor” dedi. Bu sebeple hamile kalmak isteyen bireylerin kesinlikle gebelik danışmanlığı alması gerektiğini söyleyen Korkmaz, “Akraba evliliği var mı yok mu, gebeliğe hazırlık için farklı bir durum kelam konusu mu, hamile kalmadan hazırlık kademesi nasıl olmalı ve sonrasında nasıl devam edeceklerini bilmeleri şart” ikazında bulundu.